Süper Lig’e verilen arayı taktik ve teknik analizlerle geçiren Okan Buruk, en yakın rakibi Fenerbahçe’nin teknik direktörü Jose Mourinho’ya 8 puanlık bir fark attı.
Galatasaray’ın başarıya ulaşmış çalıştırıcısı, sezonun ilk bölümünü değerlendirdi.
DHA’ya konuşan başarıya ulaşmış teknik insanın konuşmasından satır başları şu şekilde:
“SEZONA KÖTÜ BAŞLADIK AMA…”
Sezona iyi başlamadık. Bu öngörebileceğimiz bir şeydi. Geçen senenin fazlaca uzun sürmesi ve ligin sonunda Avrupa Şampiyonası ve Copa America olması, bizim için fazlaca mühim oyuncuların sezonu geç bitirmesine niçin oldu. Takıma katılmalarından 1 hafta sonrasında Beşiktaş maçına çıktık. Hem onların hem yenilerin takıma katılmasıyla kadronun hazır olmadığı dönemde bu tür maçlar olabiliyor. Keşke olmasa fakat olabiliyor. Ikimiz de bunu fena şekilde yaşadık. Ders oldu. Bir yıl önceye döndüğümüzde Şampiyonlar Ligi’nde üç ön eleme oynayıp Şampiyonlar Ligi’ne kalmıştık. Molde maçları buna benzerdi fakat Molde’yi yenmiştik.
“ZAMANA İHTİYAÇ VARDI”
Young Boys maçları hem netice hem oyun olarak hazır olmadığımız maçlardı. Fena oynadık, hakkaten fena oynadık. Bunların birleşmesiyle sezona iyi başlayamadık. O dönem de söyledik, zaman içinde kadromuz oturdukça ve biçim durumumuz oturdukça düzelecek. Birazcık zamana gereksinim vardı. Biz bunu birazcık öngörüyorduk. Dışarıdan bu aynı şekilde karşılanmıyor. Genel olarak tepkileri belli bir yerde doğru buluyorum. Kaybedince ürkü ve tepki olabiliyor. Bunu da fazlaca yadırgamıyorum. Sezonun devamında buralara gelebileceğimizi hayal ediyorduk. Oldukça çalıştık. Emek vermeden olmuyor. Kadromuzu oturttuk. Eylülde yükselişe geçen, bu aylarda zirveye ulaşan ve mayısta şampiyon olan bir Galatasaray vardı.
KIRILAN REKORLAR
Bu bir ekip emek harcaması. Kolektif bir iş bu. Ben, oyuncularım ve teknik ekip görünüyor fakat Florya’daki tüm çalışanlarımız, bu takımın başarısı için hakkaten hizmet ediyor. Devamında sizden görevli olan başkan ve yönetim kadroyu oluşturuyor, bu da fazlaca mühim. Ne ön planda oluyor kadro oluşturmada, taraftarın sevgisi, locaların ve koltukların dolması, dışarıdan hakkaten inanılmaz bir akım görüyorum. Son 3 sezondur Galatasaray akımı inanılmaz büyüyor. Çıta yükselerek gidiyor. Galatasaray sevgisi fazlaca büyüyor.
“Icardi fazlaca mühim etkiledi, olmaması bizim için ve taraftarımız için boşluk. İvmeyi yukarı çeken oyunculardan biri Icardi. Ekip içinde, sahada ve antrenmanda Icardi’yi özlüyoruz.
“OSİMHEN’İ İSTERİM”
Osimhen’in bonservisi alınsın isterim, teknik direktör olarak da yandaş olarak da fazlaca isterim. Oyuncu bir kere bizde kiralık. Sürem sonuna kadar bizimle. Onun isteği de bizimle olmak. Dönem arası ile ilgili herhangi bir düşüncesi yok. Kendisi bunu hep teyit ediyor. Bu süreçte de oyuncunun üzerine gitmemek, bu mevzuyu gündeme getirmek de doğru değil. Ekonomik açıdan da doğru değil. Sezonun devamında siz Galatasaray Kulübü olarak siz bir karar verebilirsiniz, oyuncu karar verebilir. Konuşmak için fazlaca erken. Sezonun devamında girişimleri gösterilebilir. Bu süreci bence net olarak görmek, oyuncunun kafasını rahat bırakmak gerekiyor. Biz almak istiyoruz bir kere. Başkanımız ve yöneticilerimiz de bunu söylemiş oldu. Biz hep almak isteriz. Sürem giderken oyuncunun kafasını karıştırmamak en doğrusu.
ZIYECH AÇIKLAMASI
Hakim Ziyech ile konuştuk. Rakipleri Yunus, Sulh, Sallai formda. Almış olduğu süreden mutsuz bulunduğunu söylemiş oldu. Büyük olasılıkla, geçirme süreci açıldıktan sonrasında Hakim Ziyech başka takımlarla görüşecek.
“YUNUS PATLAMAYI YAPACAK DİYORDUK”
Yunus patlamayı meydana getirecek, gelecek diyorduk hep. Kerem ayrılır ayrılmaz Yunus ilk 11’de başladı. Rizespor maçıydı sanırım. Sonrasında Fenerbahçe derbisinde oynadı. Yunus’a ne kadar güvendiğimiz, ne kadar talih vermeyi düşündüğümüzü konu alıyor. Adana Demirspor maçıydı sanırım, Adana’da kendi odama çağırdım, ona ne kadar fazlaca güvendiğimizi, yetenekli bulunduğunu, daha fazlaca talih vereceğimizi söyledim. Devamı da bu şekilde erişince benim için sevindirici.
MIKAUTADZE, KOLO MUANI, SKRINAR, KABORE…
Bu oyuncuların hepsi yıldız. Hepsini beraber istersin. Hepsi gelsin istersin. Burada kendi bütçenize, yapınıza gore oyuncu seçmelisiniz. İleriye dönük olarak kiralık mı, satılık mı fazlaca mühim. Emek harcamalar yapıyoruz. Geniş portföyümüz var. Hazırlanıyoruz. Bir sürü mevkide oyuncu seyrediyoruz. Dönem arası oyuncu almak kolay değil. Kimse en iyi oyuncusunu vermiyor. Daha azca oynayan, sizin devasa yükseklikte paralar verip alabileceğiniz oyuncular var. Başkanımız son olarak sonucu verecek.
Transferle ilgili söyleyeceklerim bu kadar. Gizli saklı kalması lazım, açık açık kısaca… Sözleşmesi olan oyuncular, fazlaca büyük oyuncular bu tartışılmaz. Takımından ayrılacak mı, buradaki şeyi iyi mi olur, ekonomik yönü var. Ben teknik tarafını değerlendirebilirim sadece. Teknik olarak fazlaca mühim oyuncular. Her teknik adam kadrosunda ister fakat oyuncu ister mi, kulübü verir mi, sizin maddi olarak o parayı vermeniz doğru mu, değişik bir yere mi gideceksiniz? En doğru sonucu kulüp vermeli. Bu sebeple hocalar hep ister, hepimiz ister. Hoca istemedi derler ya kimi zaman, hoca hep ister.