Dışişleri Bakanlığı: “ABD Dışişleri Bakanlığı’nın 2021 İnsan Hakları Raporu’nda ülkemiz hakkında yer verilen aslı astarı olmayan iddiaları talihsiz buluyor ve külliyen reddediyoruz”
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, bakanlıkta düzenlemiş olduğu basın toplantısıyla ülkesinin 2021 İnsan Hakları Ülkeler Raporu‘nu 12 Nisan’da açıklamıştı.
Türkiye’ye karşı da aslı astarı olmayan iddiaların yer verildiği rapora Türkiye’den yanıt gecikmedi.
Dışişleri Bakanlığı söz konnusu rapora ilişkin bir izahat yayınladı.
“Külliyen reddediyoruz”
Açıklamada, Türkiye’ye atfedilen asılssız iddiaların talihsiz bulunmuş olduğu ve tamamının reddedildiği vurfulandı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“ABD Dışişleri Bakanlığının 12 Nisan 2022 tarihinde yayımladığı 2021 İnsan Hakları Raporu’nda ülkemiz hakkında yer verilen aslı astarı olmayan iddiaları talihsiz buluyor ve külliyen reddediyoruz.
“Terörle mücadeleyi algı edememiş…”
Ülkemizin PKK/YPG, FETÖ, DEAŞ ve DHKP-C başta olmak suretiyle terörizmin her türüne karşı yürüttüğü mücadelenin ABD tarafınca halen algı edilememiş olmasını esefle karşılıyoruz.
15 Temmuz hain darbe girişiminin faili FETÖ’nün yalanlarının raporda geniş yer bulması, ortaya koyduğumuz tüm somut delillere karşın, ABD’nin göz yumduğu bu terör örgütünün propagandasına alet olmaya devam ettiğini göstermektedir.
Raporda, PKK’nın terör örgütü bulunduğunu göz ardı eden ve terörle bağlantılı çevrelerin söylemlerine destek mahiyetindeki iddialara yer verilmesi de keza kabul edilemezdir.
“İnsan hakları mevzusunda kendi siciline odaklanmalı”
Önceki raporlar bağlamında da vurguladığımız şeklinde, ülkemizin insan haklarının korunması ve geliştirilmesine yönelik iradesi tamdır. Internasyonal insan hakları mekanizmaları ile işbirliğimiz, 2019 Yargı Reformu Stratejisi ve 2021 İnsan Hakları Fiil Planı bu iradenin somut göstergelerinden yalnız bazılarıdır.
ABD’yi insan hakları mevzusunda kendi siciline odaklanmaya ve terörizmle savaşım öne sürülen sebebi altında başka terörist grupların uzantılarıyla tesis etmiş olduğu ortaklıkları sonlandırmaya çağrı ediyoruz. Türkiye kendi vatandaşları ile evsahipliği yapmış olduğu milyonlarca kişinin haklarının korunması ve geliştirilmesine yönelik çalışmalarını kararlılıkla sürdürecektir.”
